Morgan Freeman’ın Through the Wormhole belgeselinin “Ölümsüzlük arayışı” ile ilgili bölümüne rastladım bugün. Çok ilginç şeyler konuşuldu; çağrışımlarıyla anlatayım…
Uygun koşullarda saklanmış, bozulmamış bir insan beyni alınır. İnce dilimler halinde kesilir. Sonra bu dilimler küçük küpler haline getirilir. Her bir küçük parça taranıp içindeki veriler –bilgiler, anılar, tecrübeler- bilgisayara aktarılır. Bilgisayar bu küçük parçalardan aldığı verileri birleştirir ve beyin yeniden yaratılmış olur. Dijital olarak kaldığı yerden hayatına devam eder.
Bundan sonrasında iki seçenek var. İlk senaryo, bulut üzerinde çalışan ve bir de yedeği olan bir model. İkinci seçenek daha fiziksel bir senaryo: Bir silikon robotik vücudun içine, taranmış dijital beynin entegre edilmesi.
Tüm bu senaryoların yanında bir de Hiroshi Ishiguro’nun Geminoid adlı silikon androidleri var. Gerçek insanların tıpatıp kopyası olan, hareket ve algı kabiliyetleri bulunan insansı robotlar. Aşağıdaki videoda bu androidlerin örneklerini ve model alınan kişileri görebilirsiniz. İkinci senaryo ile bu androidleri birleştirdiğimizde ortaya çıkan tablo: Öldükten sonra silikon bir vücutla –belki de kendi gerçek vücudunun, istediği yaştaki kopyası olan silikon bir vücutla- hayatına devam eden dijital beyinler; üstelik sürekli güncellenecek bir vücutla. Sonsuz yaşam..! Gelecek senaryolarında sıkça bahsedilen insanın ölümsüzlüğünden, beynin ölümsüzlüğünü mü anlamalıyız acaba?